Merhaba!

Merhaba!

Hayatın ve etrafındaki insanların serinkanlılığına nasıl dayanabilir ki kalbiyle düşünen minnoş bir insan? Dayanamaz değil mi bir yerden sonra? Ben Satürn'e kadar gelmiş olabilirim ''bir yer''e varmak için. Sonra? Sonrası,ben de tüm serinkanlılığımla katılacağım aranıza. Sonra bir gün,bana da normalleşecek her şey. Sonra,tüm samimiyetimi askıya asıp hepinize merhaba derim. Kuru,sade ve öylesine bir merhaba işte,abartmaya lüzum yok....

Duvar

Duvar

Sadece yan yana yürüyor gibi görünüyorduk belki ama gerçek bundan çok daha fazlasıydı.Ben çizgilerine basmamaya gayret ederek kaldırımda sekiyordum.O da her  ağaçtan üç beş yaprak koparıyordu.Pasif bir hoyratlıktı bu.Belli ki bir buhranı vardı.Ama susarak örtmüştü üstünü.Ağaçlar bitti bir yerden sonra,kaldırım taşları da küçüldü.O zaman duymaya başladım kendi kafamdakileri ve elbetteki onunkileri.İkimizden de 'Neden?' sorusu aşikar bir şekilde duyuluyordu.Ama nedenini...

Kelimeler kıyafetsiz

Kelimeler kıyafetsiz

Kediler dört ayak üstüne düşer.Ben paldır küldür düşüyorum. Ben kedi değilim,biliyorum. Uçurtmaları düşünüyorum iki saattir. Uçup gitsinler bence,iple bağlayıp bir de onları düşünmeyelim. Uçuk kaçık düşünelim ama. İpleri salıp da düşünelim. İpin ucunu kaçıralım. Sonra kalkıp bir ipucu arayalım. Postmodern bi sohbette 'Ya biz bu konuya nasıl gelmiştik?'diye düşünelim. Sonra da kalkıp saldığımız yumağı geri geri takip edip zamanda...

Kahretsin çok çirkin ağlıyorum!

Kahretsin çok çirkin ağlıyorum!

İnsanları ayırıp,gruplandırmayı sevmem lakin bir noktada diğer insanlardan farklı olduğumun da bilincindeyim.Bahsettiğim şey  uzaylılara inanıyor olmam ya da yeşili en çok benim sevmem değil. Bahsettiğim şey,ben çirkin ağlıyorum.Oldukça çirkin ağlıyorum hem de. Ağlayan birini görürseniz içiniz sızlar,yanına gidip teselli etmek istersiniz.Ama beni ağlarken görürseniz ne yapacağınızı genelde bilemezsiniz.Nadir ağladığım ve genelde güleç bir insan olduğum için değil.Çok çirkin...

Denizli Neden Denizli Siz Biliyonuz mu?

Denizli Neden Denizli Siz Biliyonuz mu?

Ege bölgesinde bulunan bu ilimiz,tam bir isimi aldatmacasına sahiptir.Adında deniz kelimesi geçmesine rağmen denizden yoksundur.Bu ne boktan iş demeyin.Anlatıyorum,dinleyin. Şimdi efendim,bundan yıllar yıllar evvel Ege'De Zoroh adında bir kent kurulmuş.Burada sadece 20 kişilik bir kabile yaşarmış.Başlarda bu az sayıdaki insanlar birbirlerine oldukça yeterlermiş.Gündüzleri tarım yapar,akşamlar ateş başında toplanıp şarap içip şarkılar söylerlermiş.Tam bir dost meclisiymiş anlayacağınız. Zaman geçtikçe...

Yürümektir Bir Kenti Güzel Yapan(nah!)

Yürümektir Bir Kenti Güzel Yapan(nah!)

 Günlerdir doğru dürüst uyuyamadığım için bugün uykunun dibine vurdum.İşi falan da salladım.Öğlene doğru annem gelip kalk da bari öğleden sonra git dedi.Ben de öyle yaptım.Akşama kadar ofiste takıldım.  Akşam Ayşe geldi.Beni aldı.Çok yorgun olduğunu şunun şurasında yds ye iki gün kaldığı için eve gidip deneme çözmesi gerektiğini söyledi.Benim de telefonum bozuktu zaten kimseyle iletişim kuramadığım için eve gitmem en...

Ruh-i Su

Ruh-i Su

'Ölüm diye bir şey varsa,hepimiz çoktan ölüyüz zaten' Yine bir yerde birileirni beklerken kulak misafiri olduğum sözcüklerdi bunlar.Bedenen bir ölümden bahsetmiyordu sanırım.Çünkü kalbin durduğunu inkar etmek haybeye bir çabadan başka bir şey değildir.Bedeni anlamlı kılan şeyden bahsediyordu.Ruh diyor bazıları.Ben demek istemiyorum ama bedeni anlamlı yapan şeyin de nasıl bir adı olacağına karar veremiyorum açıkçası.Su gibi bir şey olmalı.Suyun mükemmel...